EDİP HARABİ’NİN “VAHDETNAME”SİNİN AÇIKLAMASI-3

OCAKLAR  HAKKI SAYGI yazdı… Yerleri gökleri yarattık yedi kat Altı günde tamam oldu kâinat Yarattık içinde bunca mahlükât Erzakını verdik ihsan eyledik   Kuran’ın şu ayetlerinde: O, Allah ki, yedi sema yarattı ve arzda da onların bir mislini! Emir (hüküm-iş) onların aralarından sürekli inzal olur. (Allah’ın Esma’sındaki özelliklerin açığa çıkışı olan Astrolojik  “meleki” tesirlerin varlık üzerindeki etkileri) (14) Kuran’ın şu ayetinde de; “Şüphesiz sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde (evrede) yarattı” (15) buyuruyor. Bu dörtlüğün cevabı, yani açılımı yukarıdaki ayetlerle verilmektedir. Kuran’ı Kerim’de “Allah” ismine bağlı olarak anlatılan olayları, daima, hem evrensel boyut itibariyle evrenin özünde, hakikatinde ve bilinci içinde; hem de insan ismiyle işaret edilen varlığında ve hakikatinde olarak düşünmek gerekir! Yedi kat sema ve arzda da onların bir misli ile yedi kat gök ve yedi kat yer kastediliyor. Yer ve gök, kâinattır veya evrendir. Bu evrende Allah’ın Esma’sındaki özelliklerin açığa çıkışı olan Astrolojik  “meleki” tesirlerin varlık üzerindeki etkileri anlatılmak isteniyor. Ayrıca kâinattaki bu oluşumun altı evrede, yani altı aşamada meydana geldiği ifade ediliyor. Daha önce söylediğim gibi, ruh, emir âlemindendir. Kün, yani “ol” dendiği anda bir anda oluverir. Halk âlemi ise,  “beden” âlemidir. Halk âlemi, bu hikmet dünyasında safha safha meydana gelmektedir. Halk âleminde, tüm âlem ruhu dediğimiz Allah’ın Zat’ı, “ete kemiğe bürünerek” varlık, yani halk sıfatında görünmektedir Rızıktan maksat; “beslen ve besle!” tekerlemesi bunun için bir örnektir.. Bunu şöyle açıklayabiliriz; kâinatta bulunan tüm canlı varlıklar, kendi rızkını kendisi temin eder. Örneğin; bütün canlılar, bir başka canlı varlığı yiyerek beslenir. Bir başka canlı da onu yiyerek beslenir. Güçlü olan güçsüzü yer. İnsan dışındaki tüm canlılar, hem avdır, hem de avcıdır. İnsan nevi ise sadece avcıdır. Gıda olabilecek her şey, moleküler yapıdan, yani “hava, su, ateş, toprak ve diğer minerallerde elde edilirler. Tüm canlıların gıdası, bu dört ana maddeden elde edilirler. Bu anlattıklarımı, Kuran ayetlerinde de görüyoruz: O, sizin için gökten bir su indirdi. Ondan size hem içecek vardır hem de hayvanlarınızı otlatacağınız bitkiler. (16) “O suyla sizin için ekin, zeytin, hurmalıklar, üzümler ve her çeşitten meyveler bitirir. Hiç kuşkusuz bunda, derin düşünen bir toplum için gerçek bir mucize vardır.” (17) *** Asılsız fasılsız yaptık Cenneti Huri gılmanlara verdik ziyneti Türlü vaadlarla her bir Milleti Sevindirüb şad-ü handan eyledik Huri ve Gılman’dan maksat zevklerdir. Zevklerin de en üstünü güzel kızlar ve oğlanlarda olduğundan, bunlar da dünyadadır, demek ki cennette dünyadadır. Yani haldedir, istikbalde değildir. Bu anlatım zahiri bir ifadedir. Bu hususun batıni yorumu ise şöyledir: Cennet, anne rahmidir.  Kuran’da: “Onu (Âdem) şekillendirip, ruhumdan üfledim” (18) buyuruyor. Ruh, Allah’ın; “ilim, irade, kudret, duyma, görme, hayat, zuhura getirme” gibi tüm genetik özelliklerini üzerinde toplamıştır. Yukarıdaki ayete göre “ruh”,  bir damla su “nokta” olarak rahme düştü ve zigot haline geldi..  Âlemlerin Rabbi olan Zat’ın, “Ol” emriyle,  yumurtayla birleşen Zigot;  2, 4, 8, 16 gibi arka arkaya mitoz bölünmeye geçip, hücre sayısının katlanarak çoğalması sonucu insanın aslını meydana getiren varlık (cenin) meydana gelmiştir. Meydana gelen bu varlık, insansı sıfata gelinceye kadar değişik altı evreden geçmiştir. Bu gelişim safhasında, göbek bağı ile annenin yemek borusuna bağlıdır ve parmağını dahi oynatmadan, annenin aldığı tüm gıdalarla belenmektedir. Bundan dolayıdır ki,  “huri ve gılmanlar besledi” deniyor. Huri ve gılmandan maksat ise, Allah’ın Esma sıfatları, yani meleklerdir. Belli bir aşamadan sonra, Allah’ın, “kendi ruhumdan üfledim” dediği varlık, “ete kemiğe bürünerek” insansı beden haline geliyor. Ancak bir müddet sonra aldığı gıdalar katılaştığı için, dışkısını ve idrarını annenin dışkısıyla birlikte atamıyor. Sonunda annede sancılar başlıyor ve insansı sıfat cennetten kovuluyor. Böylece manevi cennet yaşamı sona eriyor. Ancak büyük mutluluk ve hayallerle yepyeni bir beşeri cennet hayatı başlıyor. Devam edecek… 14) Talak suresi, 12 , (Sayın Ahmet Hulisi’nin Kuran Çözümü adlı Kuran’ından alınmıştır..) 15) A’raf suresi, 54 16)  Nahl Suresi, 10 17) Nahl Suresi, 11 18) Sad Suresi, 72