HACI BEKTAŞ VELİ: HAKKI ANMAK ÜÇ TÜRLÜDÜR

DÜNYA İlki, dille anmak; İkincisi, gönülde anmak; üçüncüsü, sırla anmak ve kutsi hadiste gelmiştir ki: “Şüphesiz insanın bedeninde bir parça et vardır onun içerisinde bir kalp vardır onun içerisinde gönül vardır, onun içerisinde bir giz vardır, onun içerisinde bir nur vardır ve onun içerisinde bir sır vardır ve onun içerisinde ben varım.” Derviş gerekiyor ki Benliği yağmalasın ve yaksın ve kökünden çıkarsın ta ki ruh şehri imar olsun çünkü Benlik şehrini nefsanî şehir diyorlar viran olmadan önce ve viran olup yeniden imar olunca ruh şehri diyorlar. Derviş gerekiyor ki ruh şehrini imar etsin ta ki nefisten ve şeytandan kurtulsun ve nefsi antsın dünya düşüncelerini kalbinden ve kalıbından çıkarsın ve iyilik giysisini giysin. Sevgi çatısının altına girsin ta ki sevgilinin sırlarının mahremi olsun ve sevgi şarabım içsin ve sürekli Hakk’ı müşahede etme sarhoşluğunda olsun. Nasıl ki yüce Tanrı buyurmuştur: “Nereye yüzünüzü çevirirseniz, orada Tanrı’nın yüzü görünmektedir, Kuşkusuz ki Tanrı genişleten ve her şeyi bilendir” Bakara - 115. Hz. Ali (Kerremellahu vechehu: Tanrı yüzünü daha değerli etsin) buyurmuştur ki: “Tanrı’dan başka hiçbir şey görmedim ve iki âlemde Tanrı’dan başka hiçbir şey yoktur.” Ve yüce Tanrı buyurmuştur: “İnananlar onlardır ki Tanrı’yı sevginin en son seviyesinde sevmektedirler. ” Derviş gerekiyor ki ibadetini Tanrı’yla birliktedir gibi yapsın yani konuşmalarında, yaptıklarında ve hallerinde ve davranışlarında ve huyunda yemek yemesinde ve içmesinde uyumasında ve uyanışında ve her halinde Tanrı’yla beraber olsun. Nasıl ki yüce Tanrı buyurmuştur: “Tanrı sizinledir nerede olursanız ve O ne yaptığınızı görmektedir” Hadid - 4. Ve kutsi hadiste böyle buyurmuştur: “Benim yanımda yat sıradan uyuyanların uykusu gibi değil, gelinin gerdekte yatması gibi yat, Ey kulum benden başka neyle uğraşıyorsun sen benden başka şeylerle uğraştığın için korkudasın ” Derviş gerekiyor ki konuşmalarında ve davranışlarında ve hallerinde dayanıklılık yapsın, kalıbını gerçek faille (sebep olan) kaim etsin (ayakta tutsun) ve bilsin ki: “Vücutta Tanrı’dan başka bir amil (davranan) yoktur.” Ve sürekli kurb (Hakk’a yakınlık) denizinde dostu bulup yakın olsun. Nasıl ki yüce Tann buyurmuştur: “Biz ona şahdamarından daha yakınız. ” Kaf-16 Ve buyurmuştur: “Biz sizden ona daha yakınız ama siz bilmiyorsunuz” Vakıa 58. Ve hadisi kutside gelmiştir: “Benden haz al ve bana yakınlık duy ben senin için başka her şeyden hayırlıyım. ” Derviş gerekiyor ki dilini sürekli Tanrı’nın zikrinde tutsun ve Tanrı’nın zikrinden başka hiçbir şeyi gönlüne yol vermesin ve talibin hiçbir davası olmamalıdır meğer Tanrı’nın rızası için çünkü kalp Hakk’ın tecelli yeri ve onun nazar kıldığı yerdir (gözettiği yerdir) ve ondan başkasının oraya yolu yoktur. “İsterim ki ağyar dostluğunun kökünü söküp atayım Gönül bahçesinde dost fidanından başkasını bırakmayayım Gönlümden çıkarayım düşük dünyanın gamını Ev ya dostun yeridir ya da eşya biriktirme yeridir” Ve sabah akşam öyle Tanrı’yı anmakla uğraşsın ki kendi benliğinden “Fani” olsun (yok olsun). Nasıl ki yüce Tanrı buyurmuştur: “Ey inananlar sabah akşam Tanrıyı bol bol anın. ” Derviş gerekiyor ki sabah akşam bütün vücudunu öyle Tanrı’yı anmaya uğraştırsın ki her tüyü dil açsın ve gönlünü Hakk’ın kuşatmasında gark etsin ve ruhunu Hakk’ın tecellileri hayallerinde görücü etsin ve onunla sırrım mümkün kılsın ta ki organlarının zikrini Tanrı’nın nazarında duysun ve bütün nesneleri zikir halinde duysun ve bütün nesneleri zikir halinde görsün ve ne zaman ki Tanrı’nın inayeti ile zâkir (Her an Tanrı ’yı anan) ve Tanrı’nın zikri ile “fani” olsa o zaman zâkirin yerinde ancak mezkûr (zikredilen) kalır; orada bilirsin ki sen kimsin. Yüce Tanrı buyurmuştur ki: “Beni anın ki sizi anayım ve bana şükredin ve nankörlük etmeyin” Bakara -152. Kaynak: Hacı Bektaş Veli, Makalat, Can Yayınları, Adil Ali Atalay.