İKRARINDAN DÖNMEK

OCAKLAR Aleviliğin Alman Devleti tarafından ‘ayrı bir din’ olarak tanınıp, AABF’ye ‘kamu tüzel kişiliği’ statüsü verilmesinin anlamı ne?.. Aleviler, neler olduğunun farkında mı?.. Alman Devleti, ‘Aleviliğin İslam’dan ayrı bir din olmadığını’ bilecek deneyim ve tarihsel birikime sahip bir devlet!.. Aleviler de, büyük ve ezici çoğunlukla, ‘Aleviliğin İslam’dan ayrı bir din olmadığını’ yüzlerce yıldır kabul etmiş durumda!.. Ama, ayrı bir din statüsü vererek ne yapılmak istiyor?.. Alman Devleti’nin Aleviliği ayrı bir din olarak tanıması neden başarı olarak sunuluyor?!.. Alman Devleti’nin Aleviliği ayrı bir din olarak tanıması neden Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan ve Hacıbektaş Postnişini ve Hünkâr Vakfı Başkanı Veliyettin H.Ulusoy tarafından da başarı olarak görülüp kutlanıyor?!.. Başarılan ne?!.. Kutlanılan ne?!.. Kitabı Kur’an, Peygamberi Hz.Muhammed olan din İslam değil mi?!.. O halde, “İslam değilim” demek mi başarı?!.. O halde, “ İslam dışı ayrı bir din” olarak kabul edilmek mi başarı?!.. İzzettin Doğan ile Veliyettin H. Ulusoy, Aleviliği İslam dışı ayrı bir din olarak gören AABK/AABF’yi başarılı bulup kutluyor!!.. Yeryüzünde, kutsal kitabı Kur’an ve Peygamberi Hz. Muhammed olan tek din var: İSLAM!.. Kendilerini ‘İslam dışı’ görenler, şüphesiz şunu demek istiyorlar. : Bizim kutsal kitabımız Kur’an değil ve Peygamberimiz de Hz.Muhammed değil!.. Bu, ikrarından dönmek değil mi?!.. Sizce de, İzzettin Doğan ve Veliyettin H. Ulusoy, başarı/dayanışma ve kutlama mesajlarıyla “kendi dinlerinin de İslam olmadığını yani Aleviliğin İslam dışı olduğunu” kabul etmiş olmuyorlar mı?!.. Bu da ikrarından dönmek değil mi?!.. Ne dersiniz?!.. Aşk İle ALİ TİMURTAŞ ÖZMEN SERÇEŞME VAKFI ve OCAKZADELER MECLİSİ SÖZCÜSÜ