© Alevi Ocağı

RESMİ BELGELERDE NAZMİYE AYAKLANMASI -3

RESMİ BELGELERDE NAZMİYE AYAKLANMASI -3

ZEYNEL COŞAR yazdı… Bundan önceki bölümlerde Nazmiye Ayaklanmasını bölge insanlarının yazdıkları bölümlerinde kısa pasajlar verdik. Şimdi de Genelkurmay Başkanlığı ve Kazım Karabekir’in raporundaki bir bölümü vereceğiz. Bu belgelerde o sıralarda Tunceli bölgesinde kuvvetlerin azlığını,3.Ordu emrindeki esas kuvvetlerin Tercan –Kop Dağı ve Aşkale hattında bulunduğunu görmekteyiz. 2.Ordu birliklerinin daha bölgede toplanmaya çalıştığını ve bundan dolayı da Tunceli bölgesinde güçlü bir askeri harekâtı yapacak güçleri olmadığını anlıyoruz. İşte düşman da bunu çok iyi bildiği için Türk Ordu’sunun en zayıf anında 2.Ordu ve 3.Ordu’nun birleşmemesi, ortak harekâtlar yapabilmesini engellemek için kama gibi araya girip bölgeyi güvensiz hale dönüştürmek istedi. Dersim bölgesini düşmanın denetiminde bir alan haline getirmek istedi. Bir anlamda Nazmiye ayaklanması tipik bir Rus Kaması-Hançeri gibi olmuştur. Yani Nazmiye İsyanı bir başka anlamıyla tipik bir Ermeni ve Rus kışkırtması olduğu gün gibi ortaya çıkmaktadır. Bunu şu alıntıyı okuyunca çok rahat anlıyoruz. “…Ruslar ile gelen Ermeniler, Dersim’e dağılarak yaptıkları propagandalarla, zaten hükümetten çekinen cahil Kürtleri ayaklandırmışlar, Kürtler 8 Mart 1916‘da isyan ederek Mazgirt ve Nazımiye’e saldırmışlardır. Halen bölgede bunlara karşı kullanabilecek mahalli jandarma kuvvetlerinden başka kuvvet yoktur. “ ( Genelkurmay Başk. 3.Ordu Harbi- say 214) Genelkurmay Belgelerinden Nazımiye İsyanı: “...Elazığ’da seyyar jandarma ve süvarilerinden ikişer taburlu iki seyyar alayından oluşan Elazığ Kuvve-i Seyyaresi teşkil edildi. Koçizan -Kiği ileri gelenleri eski dostlukları nedeni ile, 3. Ordu Komutanı Vehip Paşa’ya gelerek bağlılıklarını teyit ettiler. Bunlardan seçilen heyetler isyancılara gönderildi. Vehip Paşa, işin yatışacağı ümidinde olmakla beraber, şayet isyan devam ederse Rusların fiilen yardımı garantiye aldıklarına hükmetmek kanısındadır. Bu takdir de karların erimesi ile, az veya çok bir Rus kuvvetinin Dersim’e girmesi beklenebilir. Her ne kadar bölge büyük çapta harekâta elverişli değilse de, iki önemli stratejik bölge olan 2. ve 3. Orduların Cephesi arasında güvensiz bir sahanın bulunmasını uygun bulmayan Vehip Paşa muntazam birlikler ile durumun 2-3 ayda düzeleceği kanısındadır. Durumdan 2. Ordu Komutanı da endişelidir. Önlenmesini 3. Ordu komutanından istemektedir… Uygulanmakta olan siyasi ve idari usuller ile bölgede sükûnet sağlanmazsa, Vehip paşa 13. Piyade Tümeni’ni (iki alay) burada kullanma kararındadır... Dersim Mıntıkasındaki hareket 16. Kolordu Komutanı Mustafa Kemal Paşa’nın sorumluluğuna verildi.30 Mart 1916 ‘da etki sahalarını genişleten isyancıların Palu’ya sarkması üzerine, Dersim İsyanını bastırmaya Yarbay Şevket ( Galatalı) memur edildi. Bölgedeki milisler, gönüllüler ve halkın da yardımıyla ile isyancılar 9 Nisan1916 ‘da Peri suyu kuzeyine atılarak Palu tehlikeden kurtarıldı. Bu arada Erzurum Jandarma Taburu da Nazmiye’ye gönderildi. Dersim isyanını bastıran 13. Piyade Tümeni, 19 Mayıs 1916 da Fem’de(Kabayel) ( Tercan tarafında )toplanarak 2. Mıntıkanın Mamahatun taarruzuna katıldı. (Genelkurmay Başkanlığı 3. Ordu Harbi –say.214-215) Kazım Karabekir: Kazım Karabekir Dersim bölgesindeki aşiret liderleri hakkında 1914-1916 yılları arasında, vatansever tavır alanlarla, Rus ve Ermeni Taşnak Çetesi ile ilişkileri olanlarını ve savaş boyunca düşmanla savaşmak için Erzurum Siperlerine gitmek için güneyden yani Elazığ’dan Erzincan’a yürüyen askeri birliklere saldırıp silah ve mühimmatlarını gasp eden kişilerin, Erzincan’a gelip Rus Carından madalya alanların neler yaptıkları hakkında uzun bir rapor yazmıştır. İşte o raporda Nazmiye İsyanına öncülük eden bazılarını yazmıştır.“…Kurişan Aşireti rüesasından Terişah nahiyesi müdürü Ali Kah: 20 Şubat 132(1916)de Pah ve 20 Şubat 321’de Nzmiyeye,20 Şubat 321 Mazgird ve 20 Şubat 321 de Çarsancak’la Palu köylerinin aşiretler tarafından tahrip ve yağmasına başlıca sebep Ali Kah olduğu gibi….Orduya aid olup muhzi iddihar edilen(stoklanan) erzak ambarına vaz-ı yed ederek(el koyarak) mezkur ambarın aşiret tarafından yağma edilmesini çok arzu etmişse de, Mazgird’in Şadilli Aşireti reisi Molla Yusuf’un kendisine karşı vukku bulan mukavameti(karşı koyması) üzerine zahireyi almağa muaffak olamamıştır. Düşmanın Erzincan’a vürudunda ahaliyi revslih (silahlandırarak) ve düşmana iltihak ederek Nazmiye’ye kadar götürerek düşmandan birçok tüfenk ve cephene almış ve düşmanı Fahri Baba’ya kadar getirmiş… Hormikli Aşireti Resisi olup Civerak’de mukim Süleyman Ağa: Mekrum kazaların tahrip ve yağmasından Ali Kah, Ali Çavuş, Zeynel Çavuş, Bertal Timur Ağa ve Seyid Ali ağalarla Hağmo karyesinde ittifaka dâhil olmuştur. Erzurum’un sükûtuyla düşmanın Erzincan’ geldiğinde Mustafa Bey’le beraber Erzincan’a kadar giderek orada Rus orduları komutanı Nikola Nikolayeviç’in huzuruna çıkarak, Rus hükümeti adliyesine intizar ettiklerini ifade etmekle beraber arzı dehalet etmişlerdir… Kurişan Aşireti Reisi ve Erisik Nahiyesi Müdürü Ali Çavuş Ağa: Mekrum kendilerince seyyid bulunması dolayısıyla bilumum aşiretlere ve nafz-i erba-ı fesad¬dan(fesatçıların etkililerinden) olup kazaların tahrip ve yağmasında Ali Kah, Bertal, Kureşanlı Zeynel Çavuş, Civerek’li Süleyman Ağa, Sürzade Timur ağalar ve Mazgirt’in Küpk Karyesinde muhkim Seyyid Ali Ağalarla müttefiken kazalar tahribine sebebiyet vermiştir.” (Kazım Karabekir- Kürt Meselesi-say.78-98) 1916 Mart’ında yaşanan ihanet isyanını, Galatalı Şevket Bey komutasında ki birlikler Nisan ayın içinde dağıtarak ihanete son verildi. Ama Dersim’de bazıları boş durmadı, ihanete devam ettiler. Rus Ordusu 25 Temmuz’da Erzincan’ı işgal ettiği zaman çok sayıda aşiret reisi Erzincan’a gelerek Rus Çarlığına bağlılığını bildirmiş ve para, silah madalyalar almışlardır. Bu kişilerin adlarını Kazım Karabekir tek tek saymaktadır. Ayrıca 25 Temmuz 1916 günü Ruslar tarafından Erzincan’ı işgal edince, 3.Ordu Munzur-Kemah Boğazı ve Çimen Dağı hattına çekilerek orada düşmanı durdurdu. İşte bu sırada bazı Dersim aşiretleri ihanetine devam ettiler. Bu hainler, Rus Ordusu ve Ermeni Çeteleri ile işbirliği yaparak geri çekilen kıtalarımızın yürüyüş kollarına ve 36. Tümenlerimize arkadan saldırılarda bulunarak, ağır kayıplar verdirdiler. Rus Generali Maslofski o ihanetti ballandıra ballandıra anlatır. Bu olayları da ayrıca tek tek yazacağım.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER