ALEVİLİK BEKTAŞİLİK , AKIL VE BİLİMİN GÖRÜNÜR HALİDİR

Türk Dil Kurumu’nun, Arapça kökenli olan akıl tanımı şöyle:“ 1) İnsana özgü düşünme, anlama, tanıma, yargılama, kavrama gücü, 2)Hafıza, bellek, 3)Öğüt, salık verilen yol, 4)Düşünce, kanı.”Akıl ve zeka kavramları genellikle karıştırılır. Ancak farklı anlamları vardır. Akıl yalanla gerçeği, doğru ile yanlışı ayırabilme, bir konuda düşünce yürütebilme ve görüş bildirme yeteneğidir. İnsan olgunlaştıkça aklı gelişir. Zeka ise bir olayı önce anlama, ilişkileri kavrama, yargılama ve açıklayarak çözme yeteneğidir.Ne Kur’an Alevilik’ten ne de Alevilik Kur’an’dan asla ayrılamaz!..Ne Hz. Muhammed’siz ne de Hz.Ali’siz Alevilik asla olmaz!..İşte bu nedenlerle önce Kur’an’a bakalım!..Sayısı Türkçe meallere göre değişmekle birlikte, 23-125 arasında akıl sözcüğü yer aldığı bildirilmiştir. Akıl, insanın yol göstericisidir: Doğruyu yanlıştan, iyiyi kötüden ve güzeli çirkinden ayırmamızı sağlar.Kur’an’daki akıl kavramı, bizi biz yapan, onu anlamlandıran yükümlülük ve sorumluluklar altına girmemizi sağlar. Kur’an’a göre, akıl, “ bilgi edinmeye yarayan bir güç ” ve “ bu güç ile elde edilen bilgi ” olarak açıklanmıştır.Akıl, ilim ve bilgi Kur’an’da çok önemli ayetlerde yer alır. Şöyle ki;Enfal Suresi 22. Ayette “ Şüphesiz, yeryüzünde yürüyen canlıların Allah katında en kötüsü, akıllarını kullanmayan (gerçeği görmeyen) sağırlar, dilsizlerdir.”Ankebut Suresi 43. Ayette “ Bunlar bizim, insanlara vermekte olduğumuz örneklerdir ki ilim sahiplerinden başkası onlara akıl erdiremez.”Ankebut Suresi 49. Ayette “ Hayır, o, kendilerine ilim verilenlerin göğüsleri içinde ayan-beyan ayetlerdir. Bizim ayetlerimizi, zalimlerden başka kimse inkâr etmez.”Zümer Suresi 9. Ayette “ De ki: " Hiç bilenlerle bilmeyenler eşit olur mu? Ancak gönül ve akıl sahipleri düşünüp ibret alır."İslam Peygamberi Muhammed Mustafa “ Ben ilmin şehriyim. Ali de kapısıdır. İlim isteyen kimse bu kapıdan gelsin” demekle izlenmesi gereken yolu göstermiştir. Ayrıca, “ Ey Ali! İnsanlar Allah’a çeşitli iyiliklerle yaklaşır. Sen O’na aklın hikmetiyle yaklaş ki, derecen itibariyle onları geçer, insanlara ve Allah’a daha yakın olursun.” hadisiyle de İmam Ali’ye aklın hikmetinden yani ilimden bilgelikten ayrılmamasını öğütlemiştir.Kur’an, birçok ayetinde, aklın ve bilimin rehberliğini üstün tutmuştur!..Bakara Suresi 170 ve 171. Ayetlerde “ Onlara, "Allah'ın indirdiğine uyun!" dendiğinde: "Hayır! Biz, atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız." derler. Peki, ataları bir şeye akıl erdiremiyor, doğruya ve güzele ulaşamıyor idiyseler!... O küfre sapanların durumu, bağırıp çağırma dışında bir şeyi işitmeyen varlıklara haykıranın durumuna benzer. Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Bu yüzden akıllarını işletemezler onlar. ”Yunus Suresi 100. Ayette “ Allah'ın izni olmadıkça hiçbir benlik iman edemez. Allah, pisliği, aklını kullanmayanlar üzerine bırakır.”Akıl ve ilim sahibi olmanın önemine dair bu Kur’an ayetlerini çoğaltmak mümkünse de amacımızın anlaşıldığına inandığımızdan başka ayetin mealini okumayacağız.Türk Dil Kurumu’nun, ilim tanımı şöyle : Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi.Kur'ân’da ise ilim kavramı "ilâhî bilgi" "vahiy" anlamında kullanılmakta olup insanın “ vahyedilmiş ilâhî hakikate dair ilmi ” ve bilme yetisiyle kazandığı “dünya ile ilgili ilmi” açıklayan birçok ayet bulunmaktadır.Kur’ân-ı Kerîm’de ilim kavramından türemiş sözcüklerin 700’ü geçtiği bildirilmiştir.Ne kadar söylesek ne kadar anlatsak az olur!“İlim Çin’de de olsa ara, bul” sözünü söyleyen İslam Peygamberi Hz.Muhammed Mustafa(saa)’dır!..“Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum. Akıl,dindir, din de akıldır.Akla uymayan din, din değildir” sözünü söyleyen İslam’ın Şah-ı Velayeti İmam Hz.Ali(as)’dir!..“ İlim bir nokta idi, cahiller onu çoğalttı " diyen de İmam Ali(as)’dir!..Hz. Ali ilimle malı mukayese ederek ilmin üstünlüğünü şöyle ortaya koyar: “ İlim maldan daha kıymetlidir. Çünkü ilim peygamberlerin mirasıdır. Mal ise Karun, Şeddad ve Firavun’ların mirasıdır. Malı sen korursun, halbuki ilim seni korur. Mal sahibinin düşmanı olur, ilim sahibinin ise dostu çok olur. Mal harcandıkça noksanlaşır, ilim ise sarfedildikçe artar. Mal sahibi kıyamet gününde hesaba çekilir, ilim sahibi ise kıyamet gününde insanlara şefaat eder. Mal kalbi katılaştırır, ilim ise kalbi nurlandırır.” sözünü söyleyen de Şahı Merdan İmam Ali(as)’dir!..“İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır” sözünü söyleyen ise Hünkar Hacı Bektaş Veli’dir!..Görüldüğü üzere akıl ve ilim her zaman öndedir ve üstündür!..Ahiret günü de akıl ve ilimin önemini İmam Hz. Ali şöyle anlatmıştır : “Alimlere niçin öğretmediniz sorusu sorulmadan önce cahillere niçin öğrenmediniz sorusu sorulmayacaktır.''İmam Hz. Ali’nin sözlerine baktığımızda da hep aklı, ilmi ve irfanı görürüz!..Altı örnek verelim :1.Örnek :“- Gökle yer arasında ne kadar mesafe var?” diye soranlara:“- Kabul edilmiş duanın kat edip çıktığı mesafe kadar” cevabını vermişti.“- Doğu ile batı arasındaki mesafe ne kadardır?” diye soranlara da:“- Güneşin bir günlük mesafesi kadar” diye cevap vermişti.(Mâverdî, age., 77)2. Örnek : İmam Ali’ye;“- Yer ve gök yaratılmadan önce Hak Teâlâ Hazretleri nerede idi?” diye sorulmuş, o da cevaben:“- ‘Nerede’ sorusu mekân ifade eder. Hâlbuki herhangi bir mekân bulunmaz iken de Allah mevcuttu. Hak Teâlâ bugün de mekândan münezzehtir.” (İ. Hakkı Bursevî, age., II, 281) demiştir.3. Örnek :Hz. Ali (r.a.) da öldükten sonra dirilmeyi inkâr edenlere şöyle cevap vermektedir: “Müneccimle tabip dediler ki: “Ölüler bir daha dirilmezler.” Onlara de ki: “Dediğiniz doğru çıkarsa benim bir kaybım olmaz. Ama benim dediğim doğru çıkarsa ikiniz de hüsranda kalırsınız.” demiştir.4. Örnek :Hz. Ali (as)’a: “Gökten daha ağır, yeryüzünden daha geniş, denizden daha zengin, taştan daha katı, ateşten daha yakıcı, zemheriden/ şiddetli karakıştan daha soğuk, zehirden daha öldürücü ne olabilir?” diye soruldu. Şöyle cevap verdi:a- “ Suçsuz kişiye atılan iftira, gökten daha ağırdır.b- Hak/ gerçek, yeryüzünden daha geniştir.c- Kanaatkâr kimsenin gönlü, denizden daha zengindir.d- Münafık kişinin kalbi, taştan daha katıdır.e- Halkına zulmeden yönetici, ateşten daha yakıcıdır.f- Nâmerde muhtaç olmak, şiddetli karakıştan daha soğuktur.g- Sabretmek de zehirden daha acıdır.” (İbn Hacer, age., s. 29)5. Örnek :“- Allah’ın sünneti nedir?” denildi.“- Sırrı gizlemektir” cevabını verdi.“-Resûlullah’ın sünneti nedir?” denildi.“- İnsanlarla iyi geçinmektir” dedi.“- Allah’ın dostlarının sünneti nedir?” denildi.“- İnsanların eziyetlerine katlanmaktır” dedi. (İbn Hacer, age.)6.) “ Tüm semavi kitapların sırrı Kur'an da toplanmıştır, Kur'an’ın tüm sırrı Fatiha'dadır, Fatiha'nın tüm sırrı Besmele'dedir, Besmele'nin tüm sırrı ise ‘Ba’ harfindedir. İşte ‘Ba’ harfinin altındaki nokta da benim ”Hünkar Hacı Bektaş Veli, Makalat(Sözler) adlı eserinde“ Yeryüzünde akıl terazisinden yeğ nesne yoktur; her iyi nesneyi bilen ve buyuran akıldır” demektedir. Ayrıca, “ Akıl dörtlü nurdandır. Evvel ay nurundan, ikinci gün nurundan, üçüncü sidretül münteha nurundan, dördüncü arş nurundan” demekle sevenlerinin ve takipçilerinin AKIL’dan ayrılmamalarını vasiyet etmiştir.ARA, BUL diyen de Hünkar Hacı Bektaş Veli’dir!..Akıl olmadan imanın da olamayacağı açıktır.İlim tam olmazsa, iman da eksiktir!..Alevilik Bektaşilik, akıl ve ilim üzerine kurulmuştur.Marifet Kapısı’nın 7. Makamı da İlim’dir!..On İki İmam aklı, ilmi ve irfanı temsil eder!..Horasan Erenleri, hakikat kapısından geçmiş arifler topluluğudur!..Alevilik Bektaşilik, tüm kurumları ve ibadet şekli ile Kur’an’ın batın ilminin görünen simgelerinden oluşmuştur!....Hakk Aşıkları’nın deyişleri Kur’an’ın batın ilminin dile gelmiş yorumlarıdır!..Yeryüzünde ve Evrende nereye bakarsanız bakın Yüce Allah’ın işaretlerini görürsünüz!..İşte bu işaretleri görerek Hidayet kapısından geçebilmek için de her daim akıl ve bilim rehberimiz olmalıdır!..Aşk ileALİ TİMURTAŞ ÖZMENSERÇEŞME VAKFI veOCAKZADELER MECLİSİSÖZCÜSÜ