Yazar Ali Rıza Özdemir, Muharrem orucu ve Yas-ı Matem hakkında sosyal medya hesabında bir bilgi notu paylaştı. Paylaşımında oruç ile matemin farkına ve daha sonra iç içe geçmişliğine vurgu yaparak bazı önerilerde bulundu.
"LEBBEYK YA HUSEYN!“Allah yolunda öldürülenler için “ölüler” demeyin. Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz.” Bakara/154
Değerli canlar,
Muharrem ayı doğal olarak Muharrem orucu ve Yas-ı Matem yarın (19 Temmuz 2023) başlıyor. Konuyla ilgili kısa bir bilgilendirme yapmak istiyorum. Sayfanızda paylaşırsanız ve daha fazla kişinin okumasına vesile olursanız memnun olurum.
1- Hadis kaynaklarında Ramazan orucu farz olmadan önce Müslümanların Muharrem ayında oruç tuttuğuna dair kayıtlar vardır. Yine hadis kaynaklarında Hz. Muhammed’in Ramazan’dan sonra orucun en hayırlısının Muharrem ayında tutulan oruç olduğunu bildiren bilgiler bulunmaktadır. Doğal olarak Hz. Muhammed ve Ehlibeyt, Muharrem ayında oruç tutmuştur.
2- Orucun şartları bellidir. Belli süre içerisinde yemek ve içmekten kesilmek, kusmak vb. Tabii ki maddi olduğu kadar manevi hususlara da dikkat etmek gerekir. Allah’a, Peygamber’e ve Ehlibeyt’e yalan isnatta bulunmak da orucu bozar. Bir bütün olarak elimize, belimize, dilimize, fikrimize sahip olmak orucun en faziletli halidir.
3- Hz. Hüseyin ve hane halkı, Kerbela’da şehit edilince oruç ile matem aynı zamanda toplanmıştır. Yine hadis kaynaklarında Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edileceğinin, gayb bilgisi olarak Allah katından Hz. Muhammed’e bildirildiği, o hazretin de bu bilgiyi Hz. Ali ve Hz. Fatıma ile paylaştığı, birlikte yas tuttukları kayda geçirilmiştir. Doğal olarak Hz. Muhammed, Hz. Fatıma ve Hz. Ali, Hz Hüseyin için yas tutmuştur. Kerbela katliamından hemen sonra halk arasında Hz. Hüseyin ve hane halkı için mersiyeler söylenmiş ve ağıtlar yakılmıştır.
4- Alevi-Bektaşi toplumunda bu süreçte et yememek, doğrudan su içmemek, saç-sakal kesmemek gibi hususlar da oruçla değil, matemle ilgilidir. Bu iki hususun birbirine karıştırılmaması gerekir. (Ki bu hatayı sıklıkla yapıyoruz.) Yine matem boyunca mersiye okunarak Hz. Hüseyin ve Kerbela şehitleri anılır. Hatta bugünlerde azalsa da Maktel-i Hüseyn veya Gülzar-ı Hasaneyn adlı metinler okunarak Kerbela’nın hatırası diri tutulur.
5- Muharrem orucu sadece Alevi-Bektaşi toplumu tarafından tutulmaz. Sünniler arasında da bilinir ve sünnet oruç olarak tutulur. Ancak Sünni toplumda, Alevi-Bektaşilerde olduğu gibi matem yoktur. Sadece geleneksel olarak 12 Türk tarikatı olarak bilinen tarikatların mensuplarından bazıları bu mateme iştirak ederler.
6- Muharrem orucunu ve Yas-ı Matem’i hepimiz tüm şartlarıyla kâmilen yerine getiremeyebiliriz. O nedenle Allah rızası için elimizden geldiği kadarını yapmalı, en azından bu günleri boş geçirmemeliyiz. Hiçbir şey yapmasak bile Hz. Hüseyin’i ve Ehlibeyt’i anmalı, selamlamalı ve hatıralarını aklımızdan çıkarmamalıyız. Yahut konuyla ilgili bir şeyler okumalı, bir şeyler dinlemeli, Hz. Hüseyin’in ve Kerbela Katliamının İslam ve insanlık için önemini kavramaya çalışmalıyız. İslam yani Ehlibeyt yolu gürül gürül akan tertemiz bir akarsudur. Mataramıza ne kadar su doldurursak o kadar iyidir.
7- Bütün amellerimizin nihai amacı Hak’kın emr-i rızasıdır; çünkü bir işten Hak razıysa yer-gök, her şey razıdır.
8- Hz. Hüseyin’in ve Ehlibeyt’in Kerbela’da yazdığı destan, sadece bir matemden ibaret değildir. Zalimle, zulümle, ihanetle mücadelede hepimiz için bir kılavuz, bir ilham, mükemmel bir örnektir. O nedenle meseleye bin küsur yıl önce yaşanmış bir hadise olarak değil, bugünümüzü ve yarınımızı inşa eden bir perspektifle bakmalıyız.
Selam olsun İmam Hüseyin ve yoldaşlarına!
Lanet olsun Ehlibeyt’e kastedenlere!"
Kaynak: https://www.facebook.com/photo?fbid=735787951638470&set=a.114446547105950¬if_id=1689678766966551¬if_t=feedback_reaction_generic&ref=notif
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.