ERZİNCAN İŞGALİNDE NELER YAŞANDI-3

ZEYNEL COŞAR yazdı… Önce Rus, Sonra İngiliz Piyonu Alişer:Hainlerin akıl hocası, 3. Ordu’da binbaşı rütbesiyle görevli olan Nuri Dersimi, Alişer’i öve öve bitiremez. Emperyalistlerin piyonu olmak için daldan dala konan bu adamı, günümüzün tüm bölücüleri ve Alisiz Aleviciler öve öve bitiremezler. Öte yandan İstanbul’da düzenlenen “Tunceli Günleri” etkinliğinde de Tunceli Belediye Başkanı “Dersim’in Saygın Şahsiyetleri” afişi yaparak birçok Cumhuriyet ve Atatürk düşmanı ile birlikte Alişer’i de koyarak sergiletiyor. Ruhunu, benliğini emperyalizme satan adamlardan hiç “Saygın Kişi” olur mu? Erzurum, Erzincan, Trabzon, Bayburt, Van, Bitlis, Muş gibi şehirlerimizi ve vatan topraklarını işgal eden, Van ve Muş Bitlis bölgesinde bir ayda 131 bin masumu katleden, diğer işgal illerinde de on binlerce insanımızı katleden işgalci Rus Çarı ile işbirliği yapan, onlardan para ve silah alan, Ruslarla el ve işbirliği yaparak askerimize kurşun sıkan adamlara, tüm dünya kamuoyunda hain denir. Nasıl oluyor da böyle bir adam “Saygın kişi” oluyor???? Alişer ve Koçgiri Ağaları Alişan Bey ve Haydar Beyler ve 30 kadar Dersim ağası, aşiret liderleri düşman Erzincan’ı işgal ettiğinde, Rus Karargâhına koşarak, madalyalar, silahlar, paralar almışlardır. Rus Çarına tebrik ve bağlılık telgrafları çekmişlerdir. Böyle insanlar saygın insan olabilir mi? O Alişer uşağı olduğu Rus Çarı 1917 Ekim Devrimi ile devrilince, bu sefer İngiliz emperyalizminin işbirlikçisi oluverdi. İngilizlerin Kurduğu Kürt Teali Cemiyeti’nin emir ve planları ile tamda Kurtuluş Savaşı’nın en sıkıntılı günlerinde Koçgiri’de ayaklanma başlatan ekibin akıl hocasıydı.Alişer düşmana uşaklıkta en önde gidenidir. Bunun kanıtı onun kader arkadaşı Nuri Dersimi yazar. Erzincan’a gelerek düşmanın karargâhında misafir olup ağırlanan, “Durmayın Sivas’a gidelim, Sivas’a gidelim” diye akıllar veren, Ermeni Taşnak Çetesi’nin kadim dostu Alişer’dir.Alişer’i Nuri Dersimi Anlatıyor: “…Alişer, 1914 Dünya Savaşı’nda Kürdistan’ın bağımsızlığı için Rus ordusuna katılarak, Koçgiri, Sivas, Malatya ve Dersim bölgelerinin Kürt temsilcisi sıfatıyla Rusya himayesi altında Özerk Kürdistan yönetimi kurulması için çalışmıştır… Erzincan merkezine gelen Ermeni gönüllü alay kumandanı Gövdinli Murat Paşa ve Rus generali Lahof, Dersimlilerle işbirliği yapılmasını teklif etmek için Kürtlere haber gönderdiler. Ve Osmanlı ordularına karşı hep beraber hücuma devam ettiler. Bu davete Elaziz vilayetinin Koruk köyünden olup alay kumandanı göreviyle orduda bulunan Kürt Mustafa Paşa, taburuyla beraber Erzincan cephesinden Ruslara katıldı…Ruslarla Dersimliler arasında Kürdistan üzerine görüşmeler başlamıştı. Koçgirili Alişer Erzincan’a geldi ve bu konuda görüşmelerde bulunarak, Rus subaylarıyla birlikte Koçgiri’ye geri döndü. . . Kürt liderlerinden Alişan ve Haydar’la görüşüp ve takip edilecek stratejiyi tespit etmek ve Dersimliler’le işbirliği kararlaştırmak üzereyken, 3. Ordu kumandanı Vehip Paşa Alişan ve Haydar’ı ordu merkezine getirerek gözaltına almış ve Dersim’le ilişkilerini kesmişti… Olayların gelişmesini bekleyen Alişer Efendi Kürt lideri sıfatıyla Erzincan’da kalıyordu. Dersimliler her konuda Ermenilerle anlaşmışlardı. Ermeni ve Rus birliği kumandanının Koçan ve Şemkan aşiretleriyle, içeriği Osmanlı yönetimi tarafından bilinmeyen esaslar üzerinde görüşmelerde bulunarak gizli kararlar aldıktan sonra, Erzincan’a geri dönmesi, egemenlik ve ordu çevrelerini telaşa düşürmüştü… Alişer Efendi, Koçgiri ve Dersim aşiretlerinin birleşmesini sağlayarak Osmanlı Orduları Sivas yöresinden atıldıktan sonra, Kürdistan’ın bağımsızlığını ilan etmeyi düşünüyordu… Ovacık aşiretleri Pulu’daki Osmanlı hükümet memurlarını kovarak hükümeti işgal ettiler ve Erzincan’a bağlı( yani Erzincan ‘da ki Rus ordu komutanına bağlı) yerli bir Kürt hükümeti kurdular. Erzincan havalisindeki Kürt köylerini nüfuzları altına alan aşiretler merkezi yönetimle tüm ilişkilerini kesmişlerdi. Bu olaylar Dersim’de büyük sevinçle karşılandı (say. 124-125)…Rusların Erzincan’ı işgali sırasında, Alişer bir askeri birlikle Ovacık ilçe merkezine gelmiş ve orada Türk idaresini dağıtarak bir Kürt idaresi kurmuştur. Bu başarı, Rus ordularının Dersim’le irtibat noktalarını güven altına almıştı. ” ( N. Dersimi- Kürdistan Tarihinde Dersim. say -276) İşte böyle bir adam Alişer. Düpedüz bir düşman ajanı ve haindir. Alişer, Düşman Basını Gibi Aynı Çağırıyı Yapıyordu. “Sivas’a gidelim, Sivas’a”Erzincan’a gelip Rus Karargâhı’na postu seren Alişer ne diyordu? “Sivas’a gidelim Sivas’a. ” Alişer’in çağrısının aynısını, Petersburg’da ki Rus gazeteleri de yapıyordu. “Sıra Sivas’ta, sıra Sivas’ta” diye yazarak propagandalar yapmışlar. “…Den gazetesinde yayımlanan makalede ise Erzincan’ın düşmesi ile birlikte Rus birliklerinin Anadolu’daki son güçlü ve sağlam kale olan Sivas’a yaklaştığına dikkat çekiliyordu. Ayrıca makalede, Türk ordusu tarafından yapılan Anadolu savunmasının önemli derecede sarsıldığı iddia edilmekteydi. Erzincan’dan çekilen Türk birliklerinin Kemah Boğazı’nda sebatlı bir direnç göstermesine rağmen Dersimli bir kısım aşiretlerin, Türk birliklerinin yan ve gerisine saldırmaları üzerine Türk kuvvetleri Kemah Boğazı’ndan da çekilmek zorunda kaldı. ”(Fatih Mehmet Eşki, Rus Basınına Göre Birinci Dünya Savaşı’nda Erzincan’ın İşgali)Vehip Paşa, Alişer ve Koçgiri Ağalarının Oyununu Bozdu: Rus ordusu Erzincan’ı işgal ettikten sonra, Rusların satın aldığı Dersim’de ki bazı aşiret liderleri koşa koşa Erzincan’a gelirken, Koçgiri Ağaları boş durur mu. Koçgiri Ağalarından Haydar ve Alişan Bey’ler de katipleri Alişer ile beraber çok büyük heveslerle koşa koşa Rus Karargahına gelirken önlerine bir engel çıktı. Yolda Vehip Paşa onları tutuklayıp Suşehri’in de hapis etti. “…Ermenilerle Dersimliler, Rusların teşvikiyle Türk 3. Ordusu’na karşı faaliyete geçerler. Rusların Erzincan’ı işgal etmeleri üzerine Dersimle temas daha da artar. Koçgirili Alişer ve Mustafa Erzincan’a gelerek Ruslardan birtakım hediyeler alırlar. Ayrıca bu kişiye nahiye müdürlüğü ve kaymakamlık vaat edilir. Ayrıca Rus Kumandanı Lahof’la Dersimliler arasında Kürdistan teşkilatı hakkında müzakereler yapılır. Alişer birkaç Rus subayı ile Koçgiri mıntıkasına geri döner. Alişan ve Haydar Bey’le ( Koçgiri’nin ağaları) bu Rus subayları arasında Dersim’le işbirliği meselesi görüşülürken, 3. Ordu Komutanı Vehip Paşa‘nın bu toplantıyı haber alıp Alişan ve Haydar Beyleri göz hapsinde tutması üzerine Ruslarla irtibat bir süre kesilir. ” ( Suat Akgül- Dersim İsyanları ve Gerçekler -say 111-112) Profesyonel İhanetçi Alişer’le ilgili daha fazla anlatmaya gerek yok artık. Her şeyi ile ortada duruyor. Alişer 1916 yazında Erzincan’da, 1920-1921’de Koçgir’de, 19137-1938’de Tunceli’de Nuri Dersimi ile beraber Ermeni Taşnakları ve Hoybun Örgütü ile işbirliği yaptı. 1916 yazında Doğu Anadolu’nun İç Anadolu’ya açılan en stratejik kapısı Kemah -Çardaklı Boğazı’nda önceden saklandıkları dağ yamaçlarında, düşmanla işbirliği yaparak askerimize acımasızca ateş açan adamları Alişerler, Nuri Dersimi’ler örgütledi. Nuri Dersimi de bunu da hiç gizlemeden anlatıyor. Yaşanan her şeyi Türk ve Rus askeri kaynakları tüm açıklığı ile yazıyor. Kemah Boğazı’nda iki ateş arasında kalan 36. Tümenimiz ile 28. Piyede Tümeni’nde ki askerimiz büyük kayıplar vererek çekilmek zorunda kaldılar. İşte bu kötülükleri Alişer, Nuri Dersimi, Binbaşı Mustafa gibi hainler Ruslarla işbirliği halinde planlayıp yaptırmıştır.